İZMİR (İGFA) –Kahramanmaraş’ta 11 ili etkileyen depremler birçok yeri olumsuz etkiledi.
Depremden etkilenen kesimlerden biri de 65 yaş ve üstü kişilerdi. Ege Üniversitesi Hastanesi Geriatri Bölümü’nden Prof. Dr. Selahattin Fehmi Akçiçek ve arkadaşları, özellikle afet anında yakın ilgi ve bakıma ihtiyaç duyan yaşlı bireylerin varlığına dikkat çekti. Afet sonrası yaşlılara karşı duyarlılığın artırılması gerektiğini söyleyerek değerli açıklamalarda bulundu. Etkilenen nüfusun büyük olduğunu belirten Uzman Dr. Fatma Erol, şöyle devam etti:
DAHA FAZLA BAKIMINA İHTİYAÇLARI VAR
“TÜİK verilerine göre yaşlı nüfus olarak kabul edilen 65 yaş ve üstü birey sayısı son beş yılda yüzde 22,6 artarak 8 milyon 451 bin 669’a ulaştı. 2022’de yaklaşık yüzde 10 olan yaşlı nüfusun 2080’de toplumun dörtte birini oluşturması bekleniyor. Türkiye’de dört haneden birinde en az bir yaşlı yaşıyor. Bu veriler ışığında afetlerden etkilenen yaşlı nüfusu ele alırken daha geniş düşünmek gerekmektedir. Günümüzde aile bireylerine birden fazla yaşlı bakmaktadır veya bir aile üyesinin bakımına ihtiyaç duymaktadır. Yaşlı afetzedelerin durumu ailelerini de ilgilendirmekte ve etkilemektedir. Bu nedenle yaşlı bireyler kadar etkileşimde bulundukları bireyler de dikkate alınmalıdır.”
YÜKSEK RİSK ALTINDALAR
Uzman Dr. Elif Ertürk, “İleri yaştaki bireyler, kronik hastalıklarla daha fazla mücadele eden ve özel ihtiyaçları olan genç yetişkinlere göre afetlerin olumsuz sonuçlarına karşı daha duyarlı” diyerek, bu nedenle daha yüksek risk altında olduklarını vurguladı. Yaşla birlikte artan kronik hastalıkların ve sakatlıkların acil durumlarda ve sonrasında ortaya çıkabilecek sorunlara ve ihtiyaçlara neden olabileceğini belirten Uzm. Elif Ertürk şu bilgileri paylaştı:
HAREKET ALANLARI SINIRLI
“Afetlerde; tahliye, yardımcı araçlara erişim, görsel ve işitsel bilgi ve algı açısından sorun yaşayabilirler. Örneğin; Felçli veya fiziksel engelli bir kişi sırada beklemekte zorluk çekebilir. Kronik hastalığı olanlar ilaç temininde, özel diyet uygulayanlar beslenmede, solunum ve destek cihazı kullananlar cihaz temininde sorun yaşayabilir. Yaşlanmayla birlikte strese karşı olumsuz sağlık sonuçları veya ölüme karşı daha duyarlı olma anlamına gelen kırılganlık artar. İnsanların günlük yaşamlarını sürdürmede temel işlerinde diğer bireylere olan ihtiyaçları artmaktadır. Yaşlılar, bağımlılık potansiyeli yüksek ve hareket açıklığı sınırlı olduğu için yardıma ulaşmakta güçlük çekiyorlar. Afet durumlarında bu insanlara ‘yardım ulaştırmak’ değerlidir.”
tecrübe. Elif Ertürk, “İleri yaşlarda sosyo-kültürel düzey, eğitim ve teknoloji kullanımı da farklılık gösterebiliyor. Ülkemizde okuma yazma bilmeyen yaşlı nüfus oranı %18,3, internet kullanmayanların oranı ise %19,8’dir. Özellikle son deprem felaketinde iletişim, yardım ulaştırma ya da yardım gibi birçok faaliyet genellikle sosyal medya ve teknoloji üzerinden gerçekleştirilmiştir. Ancak yaşlı bireylerin mevcut iletişim ve işbirliği ağından mahrum kaldıkları görülmüştür. Bu nedenle afet durumlarında görsel, işitsel, erişilebilir ve anlaşılır broşür, yayın ve duyuruların arttırılması gerekmektedir.
Afet durumunda yaşlı bireyler için yapılabilecek takviyelerin önceden hazırlık ve plan yapılmadan uygulanamayacağını belirten Prof. Afetlerle sıklıkla test edilen ülkemizde yaşlı nüfusa yönelik afet öncesi, sırası ve sonrasında yapılabilecek çalışmalar bulunmaktadır. Biz geriatristler olarak yaşlanan toplumumuzda yaşlı nüfusa dikkat çekmeyi ve farkındalık yaratmayı bu yol haritasının ilk satırları olarak hedefliyoruz.”
